6 Şubat 2012 Pazartesi

Elini çeken oynamıyor!

      Göz torbaları şişmiş ve torba uykuyla dolu.44 saattir bu gözler açık.Artık kayıt yok.Beyin sıfırlandı ve yastığa güdümlü bir fişekti gözbebekleri.Aksi gibi gökyüzünde elektrikler gitmiş.Herşey uykuya davet ediyor.
       44 saatin 12'sini işe, işe gitmeye ve işten eve dönmeye vermişti.Bunlar çıktığında kalan 32 saat tamamen yareniyle sohbetine ayrılmıştı.Yaren.Ne severdi bu kelimeyi.O pek anlamasa da hep bunu söylerdi.
       Söylenenler kulağa girip beyne çıkmaya,o lanet yokuşu tırmanmaya takatsiz.Ya da kelimeleri yukarı çeken beynin kancalı ipi şu an itibariyle koptu ve söylenenler yukarı gitmiyor genizde acı hatıralar bırakıp mideye ya da bir bilinmeze karışıyordu.
        Artık uyumalı yoksa ölecek.Ama bir ara yani yarende artık bitkinken,bu manasız muhasebeden,kim kime zarar verdi rezilliğinden bıkkınlık emmiş olan kız bir şeyler,son şeyler söyledi
- O kadar çok unutamayacağım şey yaptın ki hepsini unuttum biliyor musun?
- Oysa bunların hiçbiri seni üzmek için değildi.Seni sevmiyorum ama bu olsun da istemiyorum.
- Bu bir hesaplaşmaysa eğer...Bundan kork!Asla bu borcu ödeyemeyeceksin.
- Ödeşiriz bir gün.Nasıl olacak merak ediyorum.
- Tuzlu su verirsen ödeşmiş olmayız!
        Hep aynı.3 hafta önce de konuşmuşlardı aynı konuları.Değişen zaman.Adamın belki hayatında değilse de kafasında daha da önemlisi kalbinin en güvenli yerinde başka biri var.Kadının kalbinde ise böylesine merhametsiz bir köpek var.
Merhamet yok! 
Uyku var.


Konuşmaları hiç bitmeyecek.Şeytan ve Tanrı gibi sürekli yarışacaklar,didişecekler.Burada ki
şeytan ve Tanrı kim bilinmeyecek.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder